İngilizce | Türkçe | |
---|---|---|
General | ||
Genel | fog [dialect] f. | kovalamak |
Genel | fog [dialect] f. | önüne katmak |
Genel | fog [dialect] f. | peşine düşmek |
Botanic | ||
Botanik | fog [dialect] i. | yosun |
Botanik | fog [dialect] i. | avrupa'ya özgü kadifemsi bir gövdeye sahip çok yıllık bir ot |
Agriculture | ||
Tarım | fog [dialect] f. | (araziyi) biçmeden veya otlatmadan uzun ve kaba otlarla kaplı şekilde bırakmak |
Tarım | fog [dialect] f. | (araziyi) biçildikten veya otlatıldıktan sonra yeni çıkmış otlarla kaplı halde bırakmak |
Tarım | fog [dialect] f. | kış boyunca biçilmeyen uzun ve kaba otlarla kaplanmak |
Tarım | fog [dialect] f. | (biçildikten veya otlatıldıktan sonra) yeni çıkmış otlarla kaplanmak |